Kalevi Kull ile yeni serimiz Analysis by Synthesis’in açılış konuşmasında biyogöstergebilimin temel iddialarını ve canlı sistemleri anlamak için sunduğu kavramsal çerçeveyi ele aldık. İletişim, anlam ve yorumlama süreçlerini biyolojinin merkezine yerleştiren biyogöstergebilimin türleşme, keyfilik, özgürlük, umwelt ve estetik boyut gibi meseleleri nasıl yeniden düşündürdüğünü tartıştık. Katılım gösteren herkese ve değerli katkıları için Prof. Kalevi Kull’a çok teşekkür ederiz.

Koç Üniversitesi’nden Dr. Kaan Tabakçı ile “Mantıksal Problemlere Nasıl Felsefi Yaklaşılır? Bir Vaka Çalışması Olarak Yalancı Paradoksu” başlıklı etkinlikte buluştuk. Yalancı paradoksunun ortaya çıkardığı ispat yapısını tartışarak, beş klasik olmayan mantık sistemi ve mantık felsefesindeki güncel yaklaşımları birlikte değerlendirdik.

​ODTÜ Bilişsel Bilim ve Felsefe yüksek lisans programlarından Zeynep Oğuzman'la birlikte günümüz psikiyatrik yaklaşımlarında baskın olan üçüncü-şahıs tanı perspektiflerinin sınırlarını tartıştık. Danışanın birinci şahıs deneyiminin bu çerçeveye nasıl dahil edilebileceğini ve nöro-fenomenolojik bir yaklaşımın psikiyatriye getirebileceği imkanları ele aldık.

İlk etkinliğimizde MSGSÜ öğretim üyesi Alper Yavuz bizlerleydi. Alper hoca "Kıta-Analitik Ayrımı ve Epistemik Adaletsizlik" başlıklı konuşmasıyla, felsefedeki kıta felsefesi ve analitik felsefesi ayrımını epistemik adaletsizlik kavramı çerçevesinden ele aldı. Bu ayrımın bir tarafında bulunan bir felsefecinin öbür tarafında çalışana yönelik duyacağı güvensizlik kaynaklı bu epistemik adaletsizliğin sonuçlarını değerlendirdik ve felsefedeki bu ekol ayrımına nasıl bir tutum takınmanın doğru olduğunu tartıştık.

Metafelsefenin temel bir sorusunu tartıştık. Sezginin ne olduğu ve felsefi yöntemdeki işlevi üzerinden ilerleyerek, sezgileri belirleyici ölçüt sayan yaklaşımları ve bunlara yöneltilen güvenilirlik/dil-dünya ilişkisi eleştirilerini ele aldık. Sonuçta sezgilerin ne tamamen belirleyici ne de bütünüyle dışlanabilir olduğu, felsefede daha çok başlangıç noktası ya da tamamlayıcı varsayım olarak rol oynayabileceği fikrini değerlendirdik. Herkese teşekkürler.

Doç. Dr. Ahmet Çevik ile “Matematiğin Evrimi” başlıklı seminerde bir araya geldik. Matematiğin durağan bir sistem değil, varsayımlar, yapılar ve yöntemler üzerinden sürekli evrilen bir düşünce tarihi olduğunu tartıştık; bu dönüşümün bilginin doğası ve geleceği hakkında ne söylediğini birlikte değerlendirdik.

Boğaziçi Üniversitesi yüksek lisans öğrencisi Ömer Batın konuşmasında Neurath, Carnap, Frank ve Reichenbach gibi mantıksal empiristleri odağa alarak, anti-komünist soğuk savaş koşullarının bilim felsefesini nasıl dönüştürdüğünü anlattı. Bilim felsefesinin etik, politik ve toplumsal ideallerden nasıl soyutlandığını tartışarak, dönemin akademik ve politik baskılarının düşünsel yansımalarını ele aldık.

İbn Haldun Üniversitesi’nden Dr. Serdal Tümkaya ile analitik felsefenin gerçekten bir “okul” olarak adlandırılıp adlandırılamayacağını tartıştık. Ortaya çıkışından bu yana geçirdiği büyük dönüşümleri ve günümüzdeki çeşitliliği ele alarak, analitik felsefenin ortak bir çerçevede düşünülebilir olup olmadığını sorguladık. Katılım gösteren herkese ve değerli katkılarından dolayı hocamıza teşekkür ederiz.

Barselona Üniversitesi'nden Ada, bu konuşmada fizikteki iki felsefi yaklaşımı inceledi. İndirgemeciliğin yüksek boyutlu olguları daha basit yapılara indirerek açıklama iddiasını, belirimciliğin ise indirgenemeyen özelliklerin varlığını savunduğunu aktardı. Özellikle fiziğin ve zihin felsefesinin sınırlarında ortaya çıkan indirgenemez özelliklerin nasıl anlaşılabileceğini ve evrenin hiyerarşik yapısı hakkında bize ne söylediğini değerlendirdik.

Barselona Üniversitesi'nden Ada, bu konuşmada fizikteki iki felsefi yaklaşımı inceledi. İndirgemeciliğin yüksek boyutlu olguları daha basit yapılara indirerek açıklama iddiasını, belirimciliğin ise indirgenemeyen özelliklerin varlığını savunduğunu aktardı. Özellikle fiziğin ve zihin felsefesinin sınırlarında ortaya çıkan indirgenemez özelliklerin nasıl anlaşılabileceğini ve evrenin hiyerarşik yapısı hakkında bize ne söylediğini değerlendirdik.